Pazar, 06 Şubat 2022 / Published in SİYASET BİLİMİ
Bugün kınadığımız kadın cinayeti olaylarından sonra ya da bir erkeğin bir kadın üzerinde hakimiyet kurduğunu hissettiğimiz her anda “Feminizm” kelimesi gündeme gelmektedir. Her ne kadar kadın ile erkeğin günümüz koşullarında bile eşit olmadığı dünya düzeninde kadın haklarının erkeklere oranla daha fazla savunulması gerektiği bir düzen yaratıldığını düşünsem de Feminizm hareketinin yanlış algılanıp yanlış aktarıldığını söyleyebiliriz.
Pazartesi, 10 Ocak 2022 / Published in SİYASET BİLİMİ
İki dünya savaşı arasındaki dönem (1920-1940), Avrupa için çok sancılı bir süreç olmuştur. Geçici barışın sağlandığı bu süreçte güç dengelerinin korunması hiç kolay olmamıştır. İdeolojik kavgaların ve siyasi hesaplaşmaların tehdidi altındaki devletler, çeşitli anlaşmalarla sürekli olarak bir gruptan başka bir gruba geçmiştir. Bu süreçte Almanya ve Fransa arasında Büyük Savaş’a rağmen sonlanmamış anlaşmazlıklar, Avrupa’nın merkezinde
Perşembe, 16 Aralık 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
“Ulus” tam olarak nedir? Nasıl oluşur? “Ulus” ve “milliyetçilik” (İng.: nation & nationalism) siyaset biliminde oldukça tartışmaya açık bir konudur. Pek çok sosyal bilimde olduğu gibi, siyaset biliminde de kavramların birden çok tanımı olabiliyor. Bunun başlıca sebeplerinden biri elbette sosyal bilimlerin oldukça esnek ve yoruma açık yapısıdır. “Ulus” ve “milliyetçilik” kavramları bu çok tanımlı kavramlar
Salı, 09 Kasım 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
Tarım devriminden önce insanlar, kendi kendilerine yeten bir aile ekonomisi sistemiyle hayatlarını idame ettiriyor, iş bölümü ile ihtiyaçlarını karşılıyorlardı. Ne zaman ki toprak işlendi, yerleşik hayata geçildi, işte o zaman bir arada yaşayan insan sayısı arttı. Böylece para arayışı da başlamış oldu. Çünkü kalabalık topluluklarda birbirine yabancılaşan insanlar, ihtiyaçlarını karşılamak için alışveriş yapmak zorundaydı. Bunun
Cumartesi, 09 Ekim 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
En basit tabirle, feminizm 19. yüzyılın ikinci çeyreğinde ortaya çıkmış ve özellikle 20. yüzyılın üçüncü çeyreğinde popülerlik kazanmaya başlamış bir siyasi düşünce akımıdır. Pek çok tanımının olduğunu göz önünde bulundurarak, feminizmin en yaygın tanımı “kadın haklarının cinsiyet eşitliği temelinde/çerçevesinde savunulması” şeklindedir. Bir başka deyişle, kadınların hukuki, siyasi ve toplumsal haklar bakımından erkekler ile eşit olduğunu
Perşembe, 16 Eylül 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
COVID-19, 1,5 yılı aşkın süredir dünyayı esir tutuyor. Bu süreçte 6 milyonu aşkın ölüm, 200 milyondan fazla vaka oldu. Onlarca ülkede binlerce yasak kondu. Sağlık sektörüne vurduğu darbenin yanı sıra ekonomik ve siyasi anlamda da büyük krizlere sebep oldu. Pandeminin başlangıcından bu yana gelişen ekonomik uygulamalarla beraber üretim durgunlaştı, milyonlarca yoksul insan daha da yoksullaştı.
Perşembe, 09 Eylül 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
The two of many building blocks in the discipline of international relations, i.e., liberal institutionalism and constructivism, have different views regarding global governance. It is not only the core elements of these two approaches that vary, but also the periphery concepts that revolve around them, such as ideas, norms, and the concept of interdependence. Regardless,
Cuma, 13 Ağustos 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
2. Dünya Savaşı’nın ardından sömürge ülkelerde defacto olarak bulunmanın yük olduğunu anlayan kolonyaller, yavaş yavaş bu ülkelerden çekilmeye başladı. Sömürgelere ayrılan bütçeler günbegün artarken sermayedârlar yatırımlarını yurt geneliyle sınırlamak istiyordu. Bu sırada milliyetçilik propagandaları sömürge ülkelerde çoktan başlamıştı ve belirli bir kitleye ulaşmıştı. Her ne kadar siyasi ve ekonomik bağımsızlık adına küresel bir hareket şekillense
Cuma, 16 Temmuz 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
Latin Amerika toprakları üzerinde büyük bir etkiye sahip olan ABD, bugüne kadar başka güçlerin bu topraklarda etki sahibi olmasını engellemeye çalıştı. Yaklaşık 200 yıldır bu coğrafyada emelleri olan ABD, Monroe Doktrini ile diğer emperyalist güçleri Amerika’dan uzak tutmayı amaçlıyordu. Bu doktrin ile kıtanın kolonileşmesinin önüne geçilse de bu topraklar artık ABD’nin yayılma alanı haline geldi.
Çarşamba, 16 Haziran 2021 / Published in SİYASET BİLİMİ
İngiliz filozof John Locke, T. Hobbes ve J. J. Rousseau gibi diğer birçok Aydınlanma Çağı filozofuna benzer şekilde sivil toplumun ve hükûmetin oluşumu ve gelişimi gibi konular üzerinde yoğunlaşmış bir toplumsal sözleşme teorisyenidir. Locke, İkinci İnceleme (İng. Second Treatise) adlı çalışmasında, hükûmetin oluşumunu, gerekliliklerini, amaçlarını ve sınırlarını incelemektedir. Locke’a göre, bireylerin ulusların, devlet kurumlarının ve