Futbolculuktan Devlet Adamlığına

. / / KATEGORİ : SPOR

Futbol, hepimizin bildiği, içinde aktif olarak bulunmasak bile herkesin en azından temel özelliklerine hakim olduğu, dünyanın en büyük izleyici kitlesine sahip sporudur. Bu sporun bu kadar meşhur olmasını, kolay ulaşılabilir olması, mekan zaman ve kişi sayısına bağlı kalmaksızın yapılabilmesi, maliyetinin az olması gibi birçok neden bağlayabiliriz. Maddi anlamda futbolun sevilmesinin birçok mantıklı sebebi olsa da belki de manevi olarak futbol insanlar için çok daha fazlasını vaat etmekteydi. Benim yakın olduğum görüş de aslında bu görüş. Futbol her ne kadar basit kurallara göre şekillenmiş olarak gözükse de, içerisinde hayatla bağdaştırabileceğimiz, birçok duyguyu derinden hissedebileceğimiz durumlara, anlara sahip. Mücadele, savaş, acı, gözyaşı, rekabet, dostluk, mutluluk, hüzün ve bunun gibi sayısını bilemeyeceğimiz kadar çok olguyu içinde taşır futbol. Bu doğrultuda, insanın ne hissedeceğine de karışmaz. Bir insan futbol için hırs küpüne dönüşürken bir diğeri sadece zevk almak için oynayabilir. İnsanlar futboldan çıkaracakları duyguyu kendilerine göre seçebilmektedirler ve futbol hayatın her alanında bir şekilde karşımıza çıkar. Bir insan dünyanın en iyi futbolcularından biri haline geldikten sonra, aynı zamanda halkına önderlik edecek bir siyasi figüre dönüşebilir.

George Weah, 1 Ekim 1966 Monrovia’da doğdu. Monrovia bir Afrika ülkesi olan Liberya’nın başkentidir. Liberya çoğu Afrika ülkesi gibi genel anlamda kısıtlı imkanlara sahip bir ülkeydi. Bu kısıtlı imkanlardan biri de futboldu. Liberya tarihinde George Weah’ya kadar, tanınan bir Liberya asıllı futbolcuya rastlamak imkansıza yakındı. Weah’nın buradan çıkışı ise, 1985-86 sezonunda Liberya ligi takımlarından Invincible Eleven oynarken 23 maçta 24 gol atmasından sonra oldu. Kamerun takımı Tonnerre Yaoundé’ye transfer olan Weah genç yaşlarında adını duyurmaya başlayacaktı. Kamerun’da futbol yaşamını sürdüren Weah efsane teknik direktör Arsène Wenger’in gözlemcileri tarafından keşfedildi ve Avrupa’daki futbol hayatına 1988-89 sezonunda Fransa’nın Monaco takımında başladı. Liberyalı futbolcu Weah, bu kulüpte geçirdiği 4 sezonda 103 maça çıktı ve 47 gol kaydetti. Sonra, 1992-93 sezonunda Paris Saint-Germain takımına transfer oldu. Fransa’daki ilk şampiyonluğunu PSG’de elde etti. Takımın yarı final oynadığı 1994-95 sezonunda UEFA Şampiyonlar Ligi’nin gol kralı da oldu. Geçirdiği 3 başarılı sezonun ardından 1995-96 sezonunun başında İtalya’nın seçkin kulübü AC Milan’a transfer olup ilk sezonunda attığı 11 golle takımının en golcü futbolcusu olan ve aynı yıl FIFA tarafından ‘Yılın Futbolcusu’ (Ballon d’Or kazanan) seçilen Weah, bu unvana layık görülen ilk Afrikalı futbolcu oldu. 1995 yılında ödül oylamasında 2. olan Paolo Maldini ve 3. olan Jürgen Klinsmann gibi iki efsane ismi geride bırakarak Yılın Futbolcusu unvanını aldı.

Bu prestijli ödülün yanı sıra 1989, 1994 ve 1995 yıllarında Yılın Afrikalı Futbolcusu ödüllerini, 1996 yılında ‘FIFA Fair Play’ ödülünü ve 1998 yılında ‘Yüzyılın Afrikalı Oyuncusu’ ödülünü alan Weah, Afrika’nın yetiştirdiği en büyük futbolcu olarak tarihe geçti. Bu mükemmel kariyerinde aynı zamanda 60 kez Liberya millî takım formasını giymiş olan Weah, bu maçlarda 22 gol atmıştır. Bu şekilde Weah hem Liberya futboluna hem de dünya futboluna adını altın harflerle kazımıştır.

George Weah futbolculuk kariyerinden siyasi kariyerine ise Liberya İç Savaşı’ndan sonra resmi olarak geçmiştir. 2003 yılında biten İkinci Liberya İç Savaşı’nın ardından 2005 yılında gerçekleştirilen devlet başkanlığı seçimlerinde adaylığını koymuştur. Söz konusu seçimlerde Weah her ne kadar ilk turda %28,3 ile en çok oyu alarak ikinci tura kalsa da, ikinci tur seçimlerinde %40,6 oy alarak ikinci sırada kalmış, başkanlığı rakibi Ellen Johnson Sirleaf elde etmiştir. Siyasi düzlemde ilk resmi görevini ise 2014 yılında gerçekleştirilen senatör seçimlerinde Montserrado County Senatörü olarak seçilerek alan Weah, Ocak 2015 itibarıyla söz konusu görevine başlamıştır.

Liberian President George Weah speaks during a joint press conference with French President Emmanuel Macron at the Elysee Palace in Paris, France, February 21, 2018. REUTERS/Stephane Mahe

2017 seçimlerinde yeniden devlet başkanlığına adaylığını açıklayan Weah, söz konusu yıl gerçekleştirilen seçimlerde ilk turda %38,4 oy ile birinci olmuş ve gerçekleştirilen ikinci tur seçimlerinde de oyların %61,5’ini elde ederek Liberya’nın yeni devlet başkanı olmuştur. 22 Ocak 2018 tarihinde başkent Monrovia’da gerçekleştirilen yemin töreninde yemin ederek görevi önceli Ellen Johnson Sirleaf’dan devralarak makama gelmiştir.

George Weah o günden bu yana devlet başkanlığı görevini sürdürmektedir. Halkı tarafından çok sevilen hatta ‘Kral’ lakabını alan Weah, hem futbolculuk kariyerinde, hem de siyasal yaşamında her zaman iyi bir figür olarak akıllara kazınmış, insanlara her zaman yardımcı olmaya, insan yaşamını ön plana koymaya çalışmıştır. Sadece bir futbolcu veya siyasetçi olarak örnek olmamış, bir insan olarak örnek olmuştur tüm dünyaya. Kendi fikirleri ve özgürlükçü tavrıyla Liberya halkı tarafından çok sevilen Weah kariyerini ve hayatını iyilikle devam ettirmiştir.

Yazımın başında belirttiğim gibi futbol hayatımızın her anında, hayatımızın içinde bir olgu. Sadece bir spor değil bundan çok daha fazlası. Duygularımızı, düşüncelerimizi yeri geldiğinde hayatımızın tamamını etkileyen bir şey futbol. İşte bu düşünceleri adeta destekler nitelikte olan bir sözü de George Weah söylemiş zamanında: “Futbol, ezilen halkların mutluluğudur.”